Kadınlarda İdrar Kaçırma Sorunu
Prof. Dr. Ülkü Mete Ural, kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak, idrar kaçırmanın tedavi edilebilir bir sağlık sorunu olduğunu vurguluyor. Bu durum, her yaş grubunda görülse de özellikle orta yaş ve üzerindeki kadınlarda daha yaygın. Orta yaş üzerindeki her iki kadından biri, bu sorunla karşı karşıya kalıyor.
İdrar Kaçırmanın Çeşitleri ve Önemi
Prof. Dr. Ural, idrar kaçırmanın tek bir tür olmadığını ve doğru tanının önemini belirterek, “İdrar kaçırma, farklı tiplerde ortaya çıkabiliyor. Stres tipi inkontinans, öksürme, gülme gibi karın içi basıncını artıran durumlarda ortaya çıkar ve genellikle pelvik tabandaki yapıların zayıflamasıyla ilgilidir. Sıkışma tipi (urge) inkontinans, aniden gelen tuvalet ihtiyacına karşı idrarı tutamama durumudur ve mesane kaslarının istemsiz kasılması sonucu oluşur. Miks tip inkontinans ise her iki tipin bir arada yaşandığı durumdur,” dedi.
Doğru Tanı İçin Detaylı Değerlendirme
İdrar kaçırma şikayeti ile gelen hastalarda detaylı bir değerlendirme yapılması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Ural, “Hastanın öyküsünün dikkatle alınması, kullanılan ilaçların sorgulanması ve ek sağlık problemlerinin değerlendirilmesi önemlidir. Açlık kan şekeri, tam idrar tahlili ve kültürü gibi tetkikler yapılmalı; fizik muayene ile anatomik yapı dikkatlice incelenmelidir. Özellikle rahim veya idrar torbasında sarkma olup olmadığı değerlendirilmelidir,” dedi.
Tedavi Yöntemleri ve Çözümleri
İdrar kaçırmanın tedavi edilebilir bir sağlık sorunu olduğunu belirten Prof. Dr. Ural, “Tedavi kişiye özel planlanmalı. Yaşam tarzı değişiklikleri, diyet düzenlemeleri, pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler, mesane eğitimi, medikal tedaviler ve cerrahi seçenekler sürecin bir parçası olarak değerlendirilir. Ayrıca, PRP ve lazer uygulamaları günümüzde etkin olarak kullanılmaktadır. Uygun tedavi yönteminin belirlenmesi için kapsamlı bir değerlendirme yapılması gerekir. Kadınlar bu durumu kader gibi görmemeli. Yaşam kalitesini etkileyen, ancak çözülebilir bir sağlık probleminden bahsediyoruz. Erken başvuru ve doğru değerlendirme ile birçok hasta konforlu bir yaşama yeniden kavuşabilir.”
