Gazetecilerin Tahliye Sonrası Açıklamaları
T24 Haber Merkezi İstanbul’da, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturmada, sokak eylemlerini takip ederken gözaltına alınan gazeteciler Hayri Tunç ve Bülent Kılıç tahliye edildi. Kılıç, yaşanan süreçle ilgili olarak, “İddianame gerçekten komik. İlkokul öğrencisine yazdırılsa daha düzgün hazırlanırdı. Kamera kayıtlarımızdan sadece belden yukarımız kesilmiş şekilde görüntüler iddianameye eklenmiş. Bu görüntülerde gazeteci olduğumuzun kanıtı olan kameralarımız görünmüyor” dedi.
Kılıç, savcılığın gazetecilik kimliklerine şüpheyle yaklaştığını belirterek, sosyal medyadan destek çağrısında bulunduklarını ekledi: “Savcılık gazeteci olduğumuza ikna olmamış. Ben de sosyal medyadan duyuru yaptım. ‘Eylemde bizim görüntülerimiz varsa gönderin’ dedim. Çok sayıda görüntü geldi; kameralarımız elimizde, kayıt alıyoruz, röportaj yapıyoruz. Bunları sunduk. Gazeteciliğimizi ispat etmek zorunda kaldık.”
Gazetecilik ve Haber Alma Hakkı Üzerine
Gazeteci Hayri Tunç ise süreci şöyle değerlendirdi: “Bugün burada biz değil, gazetecilik yargılandı. Biz orada yalnızca işimizi yapıyorduk. Haber takibi yaparken gözaltına alındık. İddianamede ‘2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet’ ile suçlandık. Oysa biz oraya eylemci olarak değil, mesleğimizi yerine getirmek için gittik. Dosyamız da bu nedenle ayrıldı. Aslında biz değil, haber alma hakkı yargılandı.”
Gazeteciler, duruşma boyunca meslektaşlarından ve uluslararası basın örgütlerinden büyük destek gördüklerini belirterek, “Hem Türkiye’deki meslektaşlarımız hem uluslararası basın örgütleri bize sahip çıktı. Saha arkadaşlarımız ellerinde bulunan görüntüleri paylaştı, bizim gazeteci olduğumuzu belgelemeye çalıştı. Bu dayanışma bizi çok mutlu etti” ifadelerini kullandı.
Gazetecilik ve Yargı Süreci
AFP muhabiri Yasin Akgül ise gazeteciliğin önemine vurgu yaptı: “Gazeteci bir yangını çeker ama o yangından sorumlu tutulamaz. Biz orada olanları belgelemek için görevimizin başındaydık. Buna rağmen bize yöneltilen suçlama gazeteci değil eylemci olduğumuzdu. Ancak mahkeme de bunun gerçek dışı olduğunu gördü ve dosyamız ayrıldı. Umarım bu ülkede bir daha hiç kimse sadece haber yaptığı için yargılanmaz.”
Gazeteciler, kamuoyuna da şu çağrıda bulundu: “Gazetecilik kamusal bir görevdir. Haber alma hakkı anayasal bir haktır. Bugün bize yapılan, yarın başka bir meslektaşımıza yapılabilir. Bu nedenle kamuoyunun desteği çok kıymetli. Bugün bizi yalnız bırakmayan herkese teşekkür ediyoruz.”